
Pendik escort dar ve tenha sokakları, geceyi sessizlikle karşılıyordu. Hafif rüzgâr, denizden gelen tuzlu havayı sürüklerken sokak lambalarının sarı ışıkları seksi ıslak kaldırım taşlarına yansıyordu. Bu sokaklarda yürüyen Selin, yirmi üç yaşındaydı. Gözlerinde yılların yorgunluğu, omuzlarında hayatın ağırlığı vardı. İnce montu soğuğu kesemiyor, ayakları kaldırımlara bastıkça yorgunluğu hissediyordu.
Selin’in hayatı küçüklüğünden beri zorluklarla doluydu. Babası evi terk etmiş, annesi ise ağır bir hastalıkla mücadele ederken çalışmak zorunda kalmıştı. Kazandığı oral para çoğunlukla eve gidiyor, kalanını kendi karnını doyurmak için kullanıyordu. Borçlar, faturalar ve geçim sıkıntısı onun omuzlarına ağır bir yük bindirmişti.
Bir gün, Pendik escort arka sokaklarında tanıştığı bir kadın, “Kolay para kazanabilirsin” dedi. Selin başta reddetti, utandı, korktu. Ama annesinin ilaçlarını alamadığı bir sabah, çaresizlik ağır bastı. O geceden sonra Pendik’in sokakları onun yeni yaşam alanı oldu. İnsanlar yanından geçiyor, ama kimse ona bakmıyordu. Her sabah eve döndüğünde aynaya baktığında, tanımadığı bir kadını görüyordu.
Bir gece sahilde otururken genç dalga seslerini dinledi. İçinden bir ses, “Böyle devam edemezsin,” diyordu. Selin gözlerini kapattı, yıllardır bastırdığı duygular bir anda patladı. O sırada yanına yaşlı bir kadın geldi. Elinde termos ve birkaç simit vardı. “Evladım, biraz çay ister misin?” dedi. Selin önce çekindi ama sonra kabul etti. Kadın, Pendik escort kadınlara yardım eden bir dernekten bahsetti ve “İstersen sana destek olabiliriz,” dedi.








