
Damla, 23 yaşındaydı. İstanbul’un kalabalığından uzakta, ama hayattan bir o kadar kopuk olan Çekmeköy escort arka sokaklarında yaşıyordu. Her sabah, bir apartmanın bodrum katındaki rutubetli oral odasından çıkıyor, sessizce adımlar atarak hayatına devam ediyordu. İnsanlar onu tanımazdı, ama gördüklerinde hemen yargılardı. Çünkü Damla, bir hayat kadınıydı. Ama kimse onun bu yolu isteyerek seçtiğini düşünmezdi.
Çocukluğu, İstanbul’un kenar mahallelerinde geçmişti. Baba alkolikti, anne hasta. Küçük yaşta okuldan alındı, evin işlerini yapmaya, kardeşlerine bakmaya başladı. On sekizine geldiğinde evde artık fazlalık sayılıyordu. “Kendine bir yol bul” denmişti ona. İş buldu, bir büfede çalıştı. Ama maaş yetmedi, barınma zordu, sokaklar acımasızdı. Ve bir gün, çaresiz sikiş kaldığında bir kadın yaklaştı yanına, “Bir gecede tüm sorunlarını çözebilirsin” dedi.
O gece, Damla’nın hayattaki ilk kırılma noktası oldu. “Sadece bu gece” demişti kendine. Ama bir gece, bir haftaya, bir haftaysa yıllara dönüştü. Artık çıkış yolu yok gibiydi. Gündüzleri sokakta yürürken başını öne eğer, geceleri korkuyla çalışırdı. Çekmeköy’ün sessizliği ona güven değil, yalnızlık hissettiriyordu.
Yine bir sabah, parkta otururken belediyeye ait bir afiş dikkatini çekti: “Kadınlara Ücretsiz Danışmanlık ve Destek Merkezi.” Uzun uzun baktı. Birkaç gün boyunca düşündü. Sonra bir sabah erkenden kalktı, merkezdeki kapıyı tıklattı. Onu genç bir kadın karşıladı. Gülümsedi, “Hoş geldin, ne istersin?” dedi. Damla afalladı. Yıllardır kimse ona böyle sormamıştı.
Görüşmeler başladı. Önce çekindi, sonra yavaş yavaş açıldı. Psikolojik destek aldı. Eğitim programlarına katıldı. Kurslara gitti. Kendi gücünü hatırlamaya başladı. Hayatındaki en küçük ilerleme bile, onun için büyük bir değişimdi.
Hâlâ geçinmek için gece çalışmak zorunda kalıyordu, ama artık bu hayatta yalnız olmadığını biliyordu. Bir gün bu işi tamamen bırakacağına inanıyordu. Kendi ayakları üzerinde duran, özgür bir kadın olmak istiyordu.
Damla’nın hikayesi, Çekmeköy escort duvarlarında yankılanan sessiz bir dirençti. Görünmeyen, bilinmeyen ama var olan bir gerçek. Çünkü bazı kadınlar, yalnızca yaşamak için değil, kendini yeniden var etmek için savaşıyordu.
Bir yanıt yazın