
Elif 35 yaşında, hayatının dönüm noktasında olduğunu hisseden bir kadındı. Uzun yıllar boyunca Avcılar’da yaşayıp çalışmış, kalabalığın ve alışkanlıkların arasında kendini unutmuştu. Ne zaman sabah işe giderken metrobüs durağında beklese, aynı yüzler, aynı sesler arasında milf sıkışmış hissediyordu. İçindeki değişim isteği her geçen gün büyüyor ama bunu bir türlü eyleme dökemiyordu. Ta ki bir gün sabah çayı içerken radyoda duyduğu o cümleye kadar: “Kendini yeniden keşfetmek istiyorsan, hayatına yön verecek cesareti bulmalısın.”
O gün işten çıktıktan sonra ilk iş bir emlak ofisine gitti. Ataşehir’de uygun bir daire bulması zor olmadı. Sessiz ama merkezi bir sokakta, ışık alan, küçük bir apartman dairesi. Burası olmalıydı. Üç hafta sonra Elif artık Ataşehir escort yaşıyordu.
Yeni hayatı, beklediğinden daha sakin ve huzurluydu. Her sabah kahvesini alıp balkonuna çıkıyor, gökyüzünü izliyordu. Rutinini tamamen değiştirmişti. Ataşehir escort kafelerinde çalışıyor, sokaklarında yürüyüş yapıyor, hafta sonlarını Nezahat Gökyiğit Botanik Bahçesi’nde geçiriyordu. Doğanın ortasında yürümek, ona zihinsel olarak çok iyi geliyordu.
Bir akşam, evinin yakınındaki sanat atölyesinde düzenlenen seramiğe başlama oral kursuna katıldı. Elif, ilk kez elleriyle bir şey üretmenin verdiği hazzı yaşıyordu. O akşam eve dönerken içinde uzun süredir hissetmediği bir duygu vardı: Umut.
Kendiyle baş başa kalabildiği bir hayat inşa etmişti. Ataşehir, ona sadece yeni bir adres değil, yeni bir kimlik kazandırmıştı.
Bir yanıt yazın